(AYM, E.2023/110, K.2024/35, 1/2/2024, § …)

ödenecek harçlarcan süresiz istisna

Anayasa Mahkemesi 5 Haziran 2024 tarih ve 32567 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararında 5411 sayılı Bankacılık Kanunu m. 143/6 da yer alan; Varlık Yönetim Şirketlerinin yaptıkları işlemlerin ve bununla ilgili düzenlenen kağıtların “492 sayılı Harçlar Kanununa göre ödenecek harçlardan” muaf tutulmasını Anayasaya aykırı görerek iptal etti. 

5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 143. Maddesinin altıncı fıkrasına yönelik daha önce de bir iptal başvurusu yapılmış (E. 2019/55, K.2020/44, T. 10.09.2020) o tarihte hükümde Varlık Yönetim Şirketlerine “kuruldukları takvim yılı ve bunu izleyen beş yıl süresince” bir muafiyet tanındığından Anayasa Mahkemesi bunu Anayasaya aykırı görmemişti.

Ancak daha sonra 14/10/2021 tarih ve 7338 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 58. maddesi ile 5411 sayılı Kanun’un 143. maddesinin altıncı fıkrasında yer alan “kuruldukları takvim yılı ve bunu izleyen beş yıl süresince” ibaresi fıkradan çıkarılarak süresiz bir muafiyet getirilmiştir. 

Yerköy Asliye Hukuk Mahkemesi bakmakta olduğu alacak davasında davacı varlık yönetim şirketini kendisi adına tahakkuk ettirilen harçtan istisna tutan hükmün süresiz hale getirilmesinin  bu şirketlere imtiyaz tanınması anlamına geldiğinden Anayasa’nın 2., 10. ve 73. maddelerine aykırılığını ileri sürülerek iptaline karar verilmesi talebi ile Anayasa Mahkemesine itiraz yoluna başvurmuştur.

Anayasaya aykırılık sorununu inceleyen Anayasa Mahkemesi:

“Varlık yönetim şirketlerinin yaptıkları işlemlerin ve bunlarla ilgili düzenlenen kağıtların 492 sayılı Kanun”a göre ödenecek harçlardan süresiz olarak istisna tutulmuş olması varlık yönetim şirketleri lehine, diğer teşebbüsler aleyhine önemli bir avantaj teşkil etmektedir. Bu avantaj varlık yönetim şirketleri bakımından giderlerinin azaltılması suretiyle kar oranlarının artması anlamına gelmektedir. Bu şirketlerin kurulmasının teşvik edilmesi için kuruluştan itibaren belirli süre ile sınırlı olarak bunlara harç istisnası tanınması makul olsa da bunun sürekli hale getirilmesi diğer teşebbüsler aleyhine orantısız bir avantajın oluşmasına yol açmaktadır. Ticari hayatta kârlılık esasına göre faaliyet gösteren teşebbüsler arasında varlık yönetim şirketleri lehine süreklilik arz eden bir farklılığın orantılı olmadığı kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle kural, Anayasa’nın 10. ve 73. maddelerine aykırıdır. İptali gerekir.”